KONKA REDÜKSİYONU (BURUN ETİ KÜÇÜLTÜLMESİ)

KONKA REDÜKSİYONU (BURUN ETİ KÜÇÜLTÜLMESİ)

KONKA REDÜKSİYONU (BURUN ETİ KÜÇÜLTÜLMESİ)

Konka (Burun Eti) Nedir, Ne İşe Yarar?

Konkalar her iki burun boşluğunun yan duvarlarında aşağıdan yukarıya doğru üçer adet (alt, orta, üst konka) sıralanmış yapılardır. Bu yapıların iç kısmı kemik dış kısmı mukoza denen örtü ve her ikisi arasında yumuşak dokudan oluşur. Konkaların en büyüğü en altta ve önde olan alt konkadır. Konkalar havanın ısıtılması, nemlendirilmesi ve filtre edilmesine yarar. Ayrıca konka mukozası burun içi mukozayla beraber immunglobulin, lizozim, laktoferrin gibi çeşitli enzimler ve koruyucu proteinler üreterek burnun immun fonksiyonunu  sağlar.  Burundan giren hava geniz bölgesine ulaşana kadar 25 derece sıcaklığa ve %90 neme ulaşır. Bu işlevi yaparken özellikle alt konka zaman zaman büyür veya küçülür. Büyüme ve küçülme konkanın kan dolaşımının artıp azalmasıyla olur. Sağlıklı erişkinlerin %80 inde nazal siklus denen bir döngü vardır. Bu döngüde burnun bir tarafındaki alt konka büyürken diğer tarafdaki küçülür. Bu döngü 3-6 saatte bir tekrarlanır. Burundan geçen toplam hava değişmediğinden bu döngü sıklıkla fark edilmez.

Konka Hipertrofisi (Burun Eti Büyümesi) Neden Olur?

• Alerjik Rinit; Konka hipertrofisinin en önemli nedeni burun alerjisi (alerjik rinit) dir.
• Hormonal nedenler; Hipotiroidi, Şeker Hastalığı, Akromegali (büyüme hormonunun aşırı salgılanması)

• İlaçlar; Tansiyon ve Kalp ilaçlarının bazıları (Alfa antagonistler, Beta blokürler, Anjiyotensin Converting Enzim (ACE) inhibitörleri), Metil Dopa, Oral Kontraseptifler (doğum kontrol hapları), Psikotropik ilaçlar, Aspirin ve diğer nonsteroid antiinflamatuar ilaçlar(NSAİ), Rinitis medikamentoza (kısa sürede burnu açan burun spreylerinin uzun süre kullanımı sonrası rebound etki oluşur. Yani normalde burun etlerini büzüştürecekken tam tersi etki ile burun etlerini şişirmeye başlar.)

• Kompansatris hipertrofi; Septum deviasyonu olanlarda deviasyon olan tarafın karşı tarafındaki konkanın şişmesidir.

• Yapısal büyüme; Alt konkanın kemik kısmı yapısal olarak büyük olabilir, Orta konkada gelişimi esnasında içi hava dolu balonlaşma (konka bülloza) oluşabilir.

• Enfeksiyonlar; Nezle, Grip, Sinüzit gibi enfeksiyonlarda burun etleri şişer.

• Çevresel faktörler; Kirli hava, Sigara dumanı, Boya, Çamaşır suyu, bazı parfüm kokuları, Kimyasal gazlar

• Vazomotor rinit; Özellikle 35-40 yaşından sonra soğuk ve kuru hava, yüksek nem, sigara, kimyasal irritan kokular, yorgunluk, stres, ani ısı ve nem değişimi ile burun etlerinin sinirsel uyarılımında ani değişim olur. Buna bağlı olarak burun etleri şişer ve burun mukozasından aşırı salgı üretilir. Burun tıkanıklığı ve burun akıntısı olur. Semptomlar ani başlar ve kısa sürer.

• Fizyolojik ve geçici büyüme yapan nedenler; Nazal siklus, Egzersiz (sempatik deşarja bağlı olarak konkalarda kan toplanır ve şişer), Gebelik (gebeliğin özellikle son haftalarında artar, gebelerin %15-20 sinde olur, doğumdan 2 hafta sonra geçer), Ergenlik (hormonal değişime bağlı olarak konkalar şişer), Pozisyonel (yan yatma durumunda altta kalan konkada kan göllenir ve şişmesine neden olur, dik pozisyona geçince göllenen kan boşalır ve burun tıkanıklığı azalır), Cinsel Uyarılma ve Orgazm(genitonazal reflex denen bir mekanizma ile konkalar şişer)

Ne Gibi Şikayetlere Neden Olur?

• Burun tıkanıklığı, ağzı açık uyuma, horlama; Genellikle yatar pozisyonda burun tıkanıklığı artar. Nedeni yatar pozisyonda konkaların daha çok kanlanmasıdır. Ağzı açık uyumaya bağlı olarak özellikle sabahları boğazda kuruma, yapışıklık hissi olur. Uyku kalitesi olumsuz etkilenir ve genellikle dinlenmemiş uyanılır. Ayrıca burundan rahat nefes alamama durumu efor kapasitesini bir miktar düşürür.
• Koku alma güçlüğü; Burun tıkanıklığı yapan diğer nedenler gibi konka hipertrofisi de koku moleküllerinin burun içinin üst kısmındaki koku bölgesine ulaşmasını engelleyerek koku alma güçlüğüne sebep olabilir.
• Yüz bölgesinde ağrı; Mukozal temas bölgeleri oluşturarak kontakt baş ağrısına neden olabilir. Bu tür ağrılar genelde yüzün ön bölgesinde ve künt karakterlidir. Çok şiddetli değildir ancak rahatsız edicidir.
• Geniz akıntısı

Teşhis Nasıl Konulur?

Burun spekulumu denen aletle burun kanatları biraz açılarak burun içi muayene edilir. Bu muayene ile alt konkaların ön ve orta kısmı, orta konkanın ön kısmı rahatça görülebilir. Burun etlerinin arka kısmının görülmesi için endoskopik muayene yapılır. Endoskopik muayenede burun endoskopu denen, ucunda minik kamera ve ışık bulunan 2,7 veya 4 mm kalınlığında bir aletle burun içinden muayene yapılır. Her iki muayene yöntemi de ağrısızdır ve kısa sürer. Konka hipertrofisi teşhisi sıklıkla tetkik gerektirmez, ancak burun etlerinin kemik kısmındaki büyümelerin veya konka bülloza dediğimiz orta konkanın içi hava dolu balonlaşmasını görebilmek için sinüs tomografisi çekilerek detaylı değerlendirme yapılabilir.

Tedavi Nasıl Yapılır?

• Önlemler; Yatak başını yükseltmek, Odayı nemlendirmek, Tuzlu su ile burun yıkama yapmak,

• İlaç Tedavisi; Kortizonlu burun spreyleri, Dekonjestanlar (ağızdan veya burun spreyi şeklinde kullanılabilir. 5 günden fazla kullanılmamalı, ağızdan hap şeklinde olanları; yüksek tansiyon, kalp hastalığı, ritim bozukluğu, prostat, göz tansiyonu olanlarda ve gebelikte kullanılmamalı), Antihistaminikler (alerji ilaçları)

• Radyofrekans uygulaması; Lokal anesteziyle kolaylıkla yapılabilir. Alt konkaya 3 farklı noktadan bir iğne batırılır. İğnenin ucunda sınırlı bir alanda ısı oluşur. Isı oluşumu sınırlı bir alanda olduğundan konka mukozasına zarar vermez. İşlem her bir konka için ortalama 5-10 dakika sürer. Önce konka ödemlenerek şişer, 3. haftadan sonra uygulama alanlarında büzüşme başlar ve 1,5 ay sonra büzüşme tamamlanır. Kanama pek olmaz. Hastanede yatış gerektirmez, ertesi gün işinize dönebilirsiniz. Literatürde %80-90 lara varan etkinliği olduğu söylense de kişisel deneyimim bundan daha az olduğu ve birkaç kez tekrar gerektirdiği, uzun vadede de cerrahi küçültmenin yerini tutmadığıdır. Konkalar tekrar şişerse 2 şer ay arayla 2-3 kez tekrarlanabilir. Radyofrekans uygulamasından hemen sonra konkaların yanlara doğu kırılması etkinliğini artırır. Kişisel olarak radyofrekansı; çocuklarda, kan sulandırıcı kullanan hastalarda, burun tıkanıklığının sebebinin sadece konka hipertrofisi olduğunu düşündüğüm hastalarda, konka kemiğinin büyük olmadığı hastalarda, genel anestezi alması riskli olan hastalarda, cerrahi tedaviyi istemeyen veya kısa sürede işine dönmesi gereken hastalarda tercih ediyorum.

• Cerrahi Tedavi; Konka cerrahisi genel anestezi, lokal anestezi veya sedasyon dediğimiz tam uyutulmadan yapılabilir. Günümüzde konka mukozasını koruyarak burun etinin içerden küçültüldüğü teknikler; yan etkisi en az, iyileşme süresi daha kısa, ameliyat sonrası kanama ve kabuklanmanın daha az ve sonuçlarının daha başarılı olduğu tekniklerdir. Endoskopik submüköz konka redüksiyonu dediğimiz ameliyatta; mikrodebrider denen aletle konkanın üzerini örten mukozaya zarar vermeden altındaki yumuşak doku fazlalığı bir yandan traşlanır bir yandan vakumla çekilerek ortamdan uzaklaştırılır. Konka kemiğinin büyük olduğu durumlarda kemiğinde bir kısmı alınır. Ameliyat her bir konka için ortalama 10-15 dakika sürer. Ameliyat sonrası burun içine 1-2 gün durmak üzere tampon konur. Hasta aynı gün evine gönderilebilir. Tamponlar çıkarıldıktan sonra 2-3 gün hafif sızıntı şeklinde kanama olabilir. İyileşme süresince birkaç hafta burun içinde kabuklanma olabilir. Bu kabuklar serum fizyolojik ile yumuşatılarak temizlenebilir. Ameliyat sonrası 5-7 gün istirahat önerilir. Ancak efor gerektirmeyen bir iş yapacaksanız ve ameliyat sonrası herhangi bir olumsuzluk yaşamadıysanız 5. günden sonra çalışabilir, seyahat edebilirsiniz. Ameliyattan 10 gün sonra burnunuza normal su çekebilirsiniz, hafifçe sümkürebilirsiniz. Geçmiş yıllarda küçültme için  sıkça lazer kullanılmış ancak, ameliyat sonrası kabuklanma, ağrı, ek maliyeti nedeniyle ve günümüzde kullanılan tekniklere üstünlüğü olmadığından artık tercih edilmemektedir. Konkalar burun fonksiyonlarının vazgeçilmez yapılarıdır. Bu nedenle aşırı küçültme veya tamamının alınması çok sakıncalıdır. Böylesi bir durumda “boş burun sendromu” oluşur. Burundan rahat hava geçse bile kişi havanın geçtiğini hissetmez, burunda sürekli kuruma, kabuklanma ve kötü koku oluşur. Çocuklarda cerrahi tedavi yerine radyofrekans ile küçültme tercih edilir. Cerrahi tedavi daha etkili ve daha kalıcıdır, ancak radyofrekansa göre iyileşme süresi daha uzundur.

Konka Ameliyatından Sonra Ne Gibi Komplikasyonlar Görülebilir?

Konka ameliyatında komplikasyon nadirdir, olası komplikasyonlar;
• Kanama; Müdahale gerektiren kanama oranı %1 in altındadır.
• Enfeksiyon
• Burun içinde yapışıklık
• Boş burun Sendromu; Burun etinin aşırı veya tamamının alınması durumunda gelişir. Burundan rahat hava geçse bile kişi havanın geçtiğini hissetmez, burunda sürekli kuruma, kabuklanma ve kötü koku oluşur.

Konka Hipertrofisi (Burun Eti Büyümesi) Ameliyattan Sonra Tekrarlar mı?

 Ameliyatta konka mukozası korunduğundan özellikle alerjik riniti olan hastalarda nadir de olsa konkalar tekrar büyüyebilir. Radyofrekans yönteminde tekrar büyüme oranı daha yüksektir.

2014 - 2024 © Copyright DOÇ. DR. AHMET İSLAM Tüm hakları saklıdır.

Biltek Tasarım Ajansı